Kök Hücre ile Yüz Gençleştirme Etkileri
Kök hücre tedavisi, estetik tıp alanında çığır açan bir yöntem olarak kabul edilmektedir. Kök hücreler; henüz olgunlaşma sürecini tamamlamayan ve uygun ortam ve şekillerde uyarılması halinde arzu edilen hücrelere dönüşen ana hücrelerdir. Yenilenme, sınırsız sayıda bölünme ve çoğalma kapasitesine sahip kök hücreler sayesinde gençleşme etkisini yakalamak mümkündür.
Kök hücre ile yüz gençleştirme günümüzde estetik alanında en çok tercih edilen uygulamalardan bir tanesidir. Kök hücrelerin gençleştirilmek istenen noktalara enjeksiyonu sonrasında hızlı bir şekilde etki gösterir. Uygulanan cilt bölgesinde kanlanma, damarlanma artışı, kolajen ve elastin lif sentezi ile cilt kalınlığında artış meydana gelmesi de gençleşme etkisi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Yüze kök hücre tedavisi uygulanması durumunda olumlu etkilerin ortaya çıkması kısa sürede tamamlanır. Konunun uzmanı bir hekime başvurarak gerçekleştirilecek yüze kök hücre tedavisi sayesinde alerjik reaksiyonlardan ve şekil bozukluklarından da kurtulmak mümkün olabilir.
Alerji Yapmaz
Kök hücreler yağ dokusundan elde edilerek ayrıştırıldıktan sonra ilgili cilt bölgelerine enjekte edilir. Kişinin kendi yağ dokusundan elde edilmesi nedeniyle alerji oluşumunun önüne geçilmektedir. Yan etkisi olmayan yüze kök hücre tedavisi sayesinde siz de cildinizin daha genç ve güzel görünmesini sağlayabilirsiniz.
Bozukluklarını Giderir
Yüze uygulanan kök hücre tedavisi sayesinde yüzünüzde yaşlanmaya bağlı cilt deformasyonunun etkileri giderilmektedir. Aynı zamanda vücutta bazı nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan yaraların da giderilmesine olanak tanımaktadır. Yanık, yanık izleri, şekil bozuklukları ve deformasyonların çoğu kök hücre iletedavisi sayesinde giderilmektedir.
Kök Hücre ile Yüz Gençleştirme Nasıl Yapılır?
Kök hücreler kolajen ve elastin sentezini artırarak cildin daha elastik bir yapıya kavuşmasını sağlar. Yüzde elastin ve kolajen yapısının zarar görmesi nedeniyle yaşlanma etkisinin görülmesi kaçınılmazdır. Bu durumda kırışıklıkları giderecek ve daha canlı bir yüze sahip olmanızı sağlayacak kök hücre uygulaması tercih edilmektedir. Tam da bu noktada kullanılan kişinin kendi yağ dokusundan elde edilen kök hücreler sayesinde arzu edilen gençleşme etkisini sağlamak mümkündür.
Kök hücre tedavisi ile yüz gençleştirme kolayca uygulanan bir operasyondur. 3-4 saatlik bir zaman dilimine sığdırılabilecek sürede gerçekleşen tedavi sonrasında iyileşme sürecinin dikkatle kontrol edilmesi gerekmektedir. Tedaviyi takip eden birkaç gün boyunca makyajdan uzak kalmak ve sauna/hamam gibi aktiviteleri tercih etmemek gerekir. Aynı zamanda yüzün doğrudan güneş ışığına maruz kalmaması da dikkat edilmesi gerekenler arasındadır.
Hangi Yaşta Yapılır?
Kök hücre tedavisi ile yüz gençleştirme bireylerin yüzünde ortaya çıkan deformasyonlara bağlı olarak tercih edilmektedir. Ciltte canlanma, parlaklık, tazelenme, daha genç bir görünüm kazanmak etkilerinin sağlanması beklenir. Yüze kök hücre tedavisi her yaşta uygulanabilir.
Faydaları Nelerdir?
Kök hücre ile yüz gençleştirme tedavisine başvurmak istiyorsanız yüzünüzde canlanma, tazelenme, gençleşme etkilerinin yanı sıra kırışıklık, ince çizgi ve izlerden kurtulabilirsiniz. Buna ek olarak diğer yüz gençleştirme tedavilerine karşın kök hücre uygulamalarının daha kalıcı bir alternatif olduğunu da belirtmek gerekmektedir. Akne, su çiçeği, çökük izler ve cerrahi operasyon izleri de dahil olmak üzere pek çok olumsuzluğu gidermede tercih edilmektedir.
Kök Hücre ile Yüz Gençleştirme Fiyatları
Kök hücre uygulaması sayesinde daha genç ve güzel görünmek mi istiyorsunuz? Bu durumda ödeyeceğiniz ücretleri de iyi bilmeniz ve tedavi sürecini başlatmanız en doğrusu olacaktır. Yüz gençleştirme için kullanılacak kök hücre tedavilerinde hangi bölgelerde ve ne kadar yoğunlukta operasyonlara başvurulacağı önemlidir. Tüm bunlar fiyatları doğrudan etkilemektedir. Hekiminizle görüşerek hem fiyat hem de tedavi süreci ile alakalı detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Kök Hücre ile Yüz Gençleştirme Yaptıranların Yorumları
Kök hücre tedavisi yaptıranların yorumları genellikle son derece olumlu ve beklentilerini karşılayan niteliktedir. Tedavinin başarısı uygulanan kliniğine, kullanılan tekniğe göre değişebileceğini unutmamak gerekir. Bu nedenle, iyi bir araştırma yapılarak başarılı, etkinliği kanıtlanmış bir tedavi merkezi ve doktoru seçmek önemlidir.